TRT 1 Ekranlarında Nilgün Esinin Moderatörlüğünü yaptığı ”Bu Toprağın Sesi” Programın bugünkü konuğu Rize Ziraat Odası Başkanı Bünyamin Arslan ve Ankara Üniversitesi Gıda Güvenliği Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Nevzat Artık oldu.
Rize Ziraat Odası Başkanı Bünyamin Arslan ve ve Ankara Üniversitesi Gıda Güvenliği Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Nevzat Artık Rize Çayının Doğrularını, gübreleme sistemi, bahçeden sofralara gelişini, tarihçesini , ve yapılması gerekenleri anlattı.
Rize Ziraat Odası Başkanı Bünyamin Arslan’ın konuşmasından satır başları..
”BÖLGEMİZDE TARIM KADINLAR TARAFINDAN YAPILIYOR”
Rize’de Çay tarımının olmazsa olmazı kadınlardır. gerek Çayın bahçeden toplamasında gerekse satışına kadar her safhasında , Annelerimiz, bacılarımızın emeği ve alın teri vardır. bunun böyle olmasının en büyük sebebi bölgedeki işçi bulamama konusudur. maliyetlerin yüksek olması, arazinin bazı bölgelerde dik ve engebeli oluşu nedeni ile bölge halkı işçi maliyetinden dolayı Çayını kendi toplamak zorunda kalıyor. o yüzden bölgemizde kadınlarımızın emeği, büyüktür.
”ÇAYIN KALİTESİ TARLADAN BAŞLAR”
Konuşmamın başında Çay bahçelerinden ve kadınlarımızın emeğinden bahsederken işte tam bu noktada Rize Çayının kalitesi’de buradan başlıyor, eğer tarlada bacılarımız, Annelerimiz varsa o Çay kalitelidir. bu ilk aşama ikinci aşama ise Dünyada üzerine kar yağan tek çay olma özelliğini taşımasıdır. diğer aşamalar ise gübreleme, ve tarlaya yaptığınız bakımdan gelir diyen Başkan Arslan,” Çayın en kaliteli yaprakları en üstteki iki yaprağıdır, dedi.
”BUDAMA PARALARININ BAYRAMDAN ÖNCE ÖDENMESİNİ İSTİYORUZ”
Önümüzde Kurban bayramımız var buradan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın onayı ile Tarım ve Orman Bakanımız İbrahim Yumak’ın Talimatlarıyla Budama ücretlerinin ödenmesini talep ediyoruz.
”ÇAY KANUNU REVİZE EDİLMEK ZORUNDA”
Sürekli Çayın kalitesinden bahsediyoruz ancak Çayın kanunun revize edilmesinden bahsetmiyoruz. tam olarak her şey burada bu konu üzerinde yoğunlaşıyor. Çayın iki satırda olsa bir kanunu var ancak bu yeterli değil. yetersiz olmasından dolayı düzensiz alım politikaları ortaya çıkıyor. bu anlamda bizler Ziraat Odaları olarak üzerimize ne düşüyorsa yapmaya hazırız. neden kaçak Çayla mücadele ediyoruz, neden ÇAYKUR’un verdiği Fiyatın altında özel sektör ücretlendirme yapabiliyor? işte bunların ve daha kaliteli Çay toplamak ve satmak istiyorsak ve bütün Dünyada herkes ÇAYKUR ve bölge Çayını tanımak istiyorsa Çay kanununun biran önce revize edilip çıkması gerekiyor.
”ÇİFÇİ KAYIT SİSTEMİ ‘ÇKS’ ÇAYKUR RUHSAT KAYITLARININ ESAS ALINMASINI İSTİYORUZ”
ÇKS, tarımsal desteklemelerin izlenebilir, denetlenebilir, raporlanabilir ve sorgulanabilirliğinin sağlanmasını; doğru ve sağlıklı değerlendirilmelerin yapılabilmesi için çiftçi bilgilerinin merkezi bir veri tabanında toplanmasını zorunlu kılan bir kayıt sistemidir. lakin, Karadeniz bölgesinde tapu kayıtlarının dağınık olmasından dolayı bu sistem tam olarak üreticinin lehine işlememektedir. Mazot desteği, gübre desteği, toprak analiz desteği, makine ekipman desteğinden’ den faydalanmak için yapılacak olan dek bir adım var oda ÇAYKUR’un elindeki ruhsatlarla işlem yapılmalıdır .
Öte yandan Arslan, tarım BAĞ-KUR’u ödeyen vatandaşlarımızın Ziraat Odalarından istekleri oluyor bunların başında muafiyetle geçen sürelerin borçlandırılma imkanı sağlanmalı ,tarım bağkur pirim gün sayısı 2008 de olduğu gibi 15 güne indirilmelidir. çiftçilerimizin sigorta pirim ödemesi yarıya düşürülmezse tarım bağkur sigortalısı azalmaya deva edecektir dedi.
”17 DÖNÜM ARAZİ ALDIK”
Rize Ziraat odası olarak 17 dönümlük bir araziyi bünyemize kattık. bu anlamda böyle büyük bir arazide neler yapabiliriz anlamında yaptığımız istişareler sonucunda geniş kapsamlı bir dağıtım yaptık. 265 bin fideyi bir buçuk TL karşılığında vatandaşlarımıza dağıttık. bundan sonraki süreçlerde ise Rize Millieğitim Müdürlüğümüz ile ortaklaşa olarak ortaöğretim öğrencilerimize aşılama nasıl yapılır, toprağa fide nasıl dikilir konularında uzman ekiplerimiz tarafından uygulamalı faaliyetler yapacağız. amacımız bu Ülkenin İnsanına hizmet etmek, daha verimli nasıl oluruz, neler yapabiliriz, nasıl daha güzel yarınları çocuklarımıza bırakabiliriz , Çanakkale ruhuyla atalarımızdan bize miras kalan topraklımızı daha güzel nasıl yeşertiriz. işte bunların başında toprağa sahip çıkmak, tarıma destek vermek geliyor,” ifadelerini kullandı.